- Şunu ciddi olarak söyleyebilirim; pek çok kez böcek
olmayı istemişimdir. Ama ne yazık ki, buna bile layık olamadım. Sevgili
okuyucularım, yemin ederim, her şeyin bilincinde olmak bir hastalıktır; bütün
varlığınızı etkileyen gerçek bir hastalık.
- Aşık olmayı denedim, hem de bir değil iki defa;
inanır mısınız baylar korkunç acılar çektim. Aslında acı çekmediğimi ruhumun
derinliklerinde biliyordum. Gülmek gelirdi içimden ama yine de acı içinde
kıvranmaya devam eder, üstelik delicesine aşıkmışım gibi kıskançlık krizleri
geçirirdim...Bütün bunların sebebi can sıkıntısıydı baylar, kesinlikle can
sıkıntısı...
- Huzur içinde yaşayıp, zafer kazanmış bir edayla
ölmekten daha güzel ne olabilir ki!
- İnsanoğlunun en büyük kusuru, Nuh Tufanı'ndan
başlayıp Schlezwig Holstein dönemine dek süren ahlaksızlığıdır.
- İnsan hedefe ilerlemeyi sever, ulaşmayı değil.
- Kalbi temiz olmayan hiçbir şeyi derinden anlayamaz.
- Benim alçak, sevmeyi bilmeyen, onu sevemeyecek biri
olduğumu anlamıştı. Bunun mümkün olmadığını söyleyeceksiniz...Benim kadar alçak
ve namussuz bir herifin olamayacağını, Liza'yı sevmememin, böyle bir sevginin
değerini bilmememin mümkün olamayacağını söyleyeceksiniz..."Neden mümkün
olmasın?" Birincisi ben sevemem, çünkü sevmeyi baskı aracı olarak görürüm.
Hayatım boyunca buna inandım hep. Hatta sevgiyi, seven insanın kendisini
isteyerek esir etmesi olarak tanımlayabilirim.
- Aşağılanmış bir şekilde gitmesi daha iyi oldu.
Aşağılanma duygusunun, insan ruhuna acı çektirdiği gibi bilinci
keskinleştirir... Kısa bir süre sonra zaten kalbini kıracaktım. Fakat bu
durumda, kalbindeki bu acı hiç silinmeyecek, içine düştüğü pislik ne olursa
olsun onu kurtaracak ve kini kim bilir...Belki de bağışlaması ruhunu
temizleyecektir. Peki neye yarar? Hangisi daha iyidir: Kolayca kazanılan bir
mutluluk mu, yoksa insanın ruhunu yücelten acı mı? Evet hangisi?
- Ben, sizlerin, korkaklığınıza "ölçülü
davranış" kılıfını geçirip, yarım bıraktığınız her şeyi sonuna kadar
götürdüm.
Kandırıp ateşli sözlerimle
Alçalmış ruhunu kurtardığımda
Derinden acı çekerek
Seni saran utancı,
Lanetledin pişmanlık içinde.
Unutkan yüreğini
Cezalandırmak için anılarla
Benden önce olup biteni
Anlatırken bana bir bir
Aniden yüzünü kapadın ellerinle
Ruhunda başlayan isyanla
Utançla ve dehşet içinde sarsılarak
Gözyaşlarına boğuldun. N.A. NEKRASOV
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder